gündem yavaş yavaş değişiyor.. havaların soğukluğundan dem vuruluyor artık tv'lerde.. "arkanıza kalın bir şeyler alın yoksa üşütürsünüz" gibisinden samimiyetten uzak tavsiyelerle doldu ekranlarımız.. halbuki daha üç/beş bilemedin sekiz gün öncesinde her taraftan aynı mizansen yükseliyordu.. "yumurta!"..
ülkemizin içinde bulunduğu koşullara, türlü huylarına bizler alıştık artık.. ne olsa "zaten belliydi" ya da "huhh olmasa şaşardım" gibisinden tepkiler veriyorsak söze çokta gerek yok aslında..
bir tarafta demokrasi kelebekliği yapan naçizane ülkeler!.. ve ber(i)tarafta da biz sevgi kelebekleri!.. ne hoş dimi dünya.. bugün dünyamızın bir tarafalarına düşen bombacıkların bir gün de bizim kafamıza inebileceğini hiç hesaplayamıyoruz.. nasıl hesaplayalım; ansızın düşen/düşürülen uçaklarımızda nedense hep mekanik bir arıza çıkıyor.. (pilota bile yormuyoruz).. sınır ihlalleri olduğu vakit hep bilmem ne milletlerarası zırvalıkları karşımıza dikiliyor.. dünyada hukuk zırvalıklarını kullanamayan ya da kullanılmasını umursayan yekpare millet biziz!.. neden? çünkü biz türküz!.. alttan almalıyız..
dışarıda durumlar böyle sürerken haliyle içeridede birbirimizi yemekle meşgulüz!.. acaba hangi tarafından yakalasakta alaşağı etsek diye düşünüyoruz.. yıllardır öğrenci meseleleri ülkemizin kanayan yarasıdır.. meseleyi sadece öğrenci meselesine, yumurta işlerine indirgemekte eşeklik olur baştan söyleleyim..
susmanın/susturulmanın yegane gaye olduğu ülkemizde haliyle konuşmak için ağzını açan cop'u yiyor kafasına.. sonrada bir güzel pışpışlanıyor..
kel/göbekli adamlar!.. ülkemizi ne hale getiriyosunuz lan! bi durunda bakın.. iki demet az paranız olsun n'olur!.. simsarlıklarınızla bu hale geldik.. nerdeyse osurmaya da vergi konucak.. bu kadar para toparlanıyor, bu kadar varlık satılıyor, ortalıkta gene bir şey yok! nereye gidiyor diye soran da yok!.. onlarında cebi doluyor.. olan kafasına cop'u yiyene, işsiz-aşsız bir gün daha volta atana oluyor.. sanki tek derdimiz buymuş gibi de bültenlerinde 35e 45 yayın yapanlarıda anlamak mümkün değil.. karşısında böyle bir muhalefet olduğu sürece tayyeap amcam bi 300 sene daha kalır orda! (tabiki zihinsel olarak).. hoş tayyeap amcanın devrilmesi, elini eteğini çekme meseleside değil mesele.. kim gelse cebini dolduruyor zaten.. ülkeme bi kazık çakın lan.. buraya ait olsun burada kalsın.. siz kazığı içimize çakmaktan başka bişey yapmıyosunuz..
ben bu satırları yazarken bir sürü insan çoktan öldü ve bir çoğuda doğmak üzere.. ve bir genç berdel olarak yeni hayatına başlamak üzere.. belki de osman tabancasına kurşunları doldurmuş, ablasını vurmaya gidiyordur.. mutlaka bir kaç kişide soğuktan donmak üzeridir.. bizler kıçımızı sıcağa almış, türlü hoyratlıkla saniyelerimizi saçmaya devam ediyoruz.. oysaki en değerli şeyin zaman olduğunu pamuk tıkandıktan sonra anlayacağız!..
her şeyin değerinin parayla ölçüldüğü bir dünyada yaşıyoruz.. para işin içine girdiyse gerisini salla gitsin.. aslında içinde bulunduğumuz durumu ahmet karcılar fotoğraf hikayeleri'nde gayet güzel özetlemiş: "İnsanlar hayatlarının anlamını kaybettiler. Neden biliyor musun? Çünkü fabrikasyon var, hiçbir işin tamamını bilmiyorlar. Bütünün anlamsız bir parçasını yapmaktan sıkıldılar. Çünkü yabancılaşma var, komşularını tanımıyorlar: Çocukken dinledikleri komşuluk hikâyelerini, kalabalık aile ilişkilerini özlediler. Çünkü oturdukları kalabalık kentlerde çok yalnızlar. Yakında hep birlikte hayatları için bir anlam aramaya başlayacaklar" (nokta!)
günün bilgisi: sokullu mehmet paşa; kanuni sultan süleyman, ikinci selim ve üçüncü murat dönemlerinde olmak üzere, toplam üç dönem, 14 yıl sadrazamlık yapmıştır. ayrıca sırp asıllıdır.
günün şarkısı: [TIKTIK]
resim: leman, 924. sayısı..
Paralar nereye gidiyor diye soranlar soluğu silivride alıyor
YanıtlaSil:) sahi silivri.. unutmuşun onları! hoş ekranlarda daha kurcalayanda kalmadı.. kar herşeyin üstünü örtüyor gibi :/
YanıtlaSilbu bloga her girişimde canım sucuk istiyor onu naapıcaz ?! suçlusu sensin.
YanıtlaSil:) bi sucuk/ekmek sözüm olsun ozaman :P
YanıtlaSil