Pazartesi, Nisan 05, 2010

kelebek..


elinde bir makas..ve burnunun ucuna iliklenmiş aliye rona'ya inat kalın çerçeveleri.. kumaş yarıldı boydan boya.. ve her çıtırtıda kelebek gölüne dönüştü sanki oda.. ve bir çıt daha.. ve koza..

her pırıltıda biras daha  renge açtı gözünü.. her ışık inadına parlak.. ve elinde misketiyle köşeden çıkacakmış gibi kör-martı.. ağzında erik.. etini yesede çekirdeğini emmeye devam ederken.. ve ardında kalın mukusları pıhtılaşmış yakup.. ve bir eli ağzında durmadan.. öyle ya.. çocukluğu milupa reklamına inat parmak emmekle geçti gibi.. kumaş yırtılmaya, kelebekler doluşmaya ara vermez elbet.. lakin buharında öğütülen geçmiş, gün ola düşer akla.. ufacıktan minicik elleri..eli kadar minik bilyeler, yağdan kapkara kesilmiş.. altında da tahtadan bi de salı varki değmeyin keyfine.. sonra çamurdan garajlarda kurumak üzere.. tüp arabasına yer açmak gerek. ya kumdan devşirme oyun parkı.. ki anneye inat yenen kum  tanecikleri..

sonra gözlere pırtlatılan o küçük yeşilimsi duttan bozma, neidüğü belirsiz bitki.. o tepe vardı bi vakit.. çökmeden henüz beton seli üzerine.. ve bir su istasyonunda içmek vardı kana kana çocukluğu.. sonra azmı küfür yedik pazarcılardan.. çaldığın karpuzlardan değil elbelt.. ekmek teknesine diktiğin naneli incir ağaçlarından!.. kaç çocuk kaldı pazar tahtalarından kale yapan.. hayata üstünden bakan.. bir pazar tahtasında gördü ilk nanemolla füzeleri! gecenin izbesinde yana/sıkıla.. ve ilk hikayeler sürüklendi ardı sıra.. türlü yalan.. yalan ama anlat sen heyecanlı oluyo titremeleri. ve kaç çocuk kaldı dizi türlü yamalı.. koynunda donatellosu, ustası ve bruce lee'den bozma mıçkası.. sahi kelebekler süzüldü iyicene ışığın etrafına.. ve çocuk gene koşa geldi kukanın peşi sıra..sahi azmı ahını aldık kör-martının lan!.. kelebeklere de bi haller olmaya başladı yalnız.. kamikazeye inat tepeleme un kurabiyesine giriştiler! bak ışıkta gitgide gidio bi taraftan..sırasımı şimdi pıhtılaşmanın, çöreklenmenin yere.. azcık araladı gibi sanki burnundan siperini.. kamaştı işte bak.. hadi oyalanma artık.. ve lakin son dansa çıkmalı en renklisinden.. pul pul serpilmeli  kumaşa çıtırtı , her makas iniltisinde parçalanmalı kozalar..
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yok mu 0.7 ucu olan?

hiç fark etmez aslında 0,5 yada 0.9 olması..

orta kara olsun diye 0.7..

şayet kalem traşınız varsa, o da fena derecede iş görür :)

neyse işte, korkma.. yaklaş!..

?

Fotoğrafım
İstanbul, Tokat, Türkiye
ben sezer; klasik uygulamalı, güdüsel bir hamle sonucu, anında dünyaya gelip, henüz olunmayan bir pratiğe zorunlu olarak itilmiş, nüfusa ilave bir insan..